Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
bir şüphe
"bir şüphe"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Idioms
1
Deyim
bir şüphe
a question mark
i.
"bir şüphe"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
bir şeyin doğruluğundan şüphe etme
mental rejection
i.
2
Genel
bir şeyden şüphe duymak
call something into question
f.
3
Genel
şüphe götürmez bir şekilde
unmistakably
zf.
4
Genel
şüphe kaldırır bir surette
equivocally
zf.
5
Genel
bir şüphe bulutu altında
under cloud of suspicion
zf.
6
Genel
şüphe götürmez bir şekilde
unmistakeably
zf.
7
Genel
tereddüt, şüphe, keyif belirten bir ünlem
h'm
ünl.
Phrasals
8
Öbek Fiiller
bir şey hakkında şüphe yaratmak
bring something into question
f.
9
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) şüphe etmek/duymak
wonder about (someone or something)
f.
Phrases
10
İfadeler
kuşku/şüphe/su götürmez bir şekilde
by all odds [us]
zf.
Colloquial
11
Konuşma Dili
(bir şeyden) şüphe yok
there's no question of (something)
i.
12
Konuşma Dili
(bir şeyin) olacağından şüphe yok
there's no question of (something)
i.
Idioms
13
Deyim
biri/bir şey hakkında akıllardaki şüphe
a question mark hangs over somebody/something
i.
14
Deyim
biri/bir şey hakkında bir şüphe/kuşku
a question mark hangs over somebody/something
i.
15
Deyim
biri/bir şey hakkında akıllardaki şüphe
a question mark hanging over somebody/something
i.
16
Deyim
biri/bir şey hakkında bir şüphe/kuşku
a question mark hanging over somebody/something
i.
17
Deyim
biri/bir şey hakkında akıllardaki şüphe
a question mark over somebody/something
i.
18
Deyim
biri/bir şey hakkında bir şüphe/kuşku
a question mark over somebody/something
i.
19
Deyim
(durumun belli bir şekilde olduğundan) şüphe duymamak
be no question that (something will happen/is the case)
f.
20
Deyim
içinde bir şüphe olmak
have the feeling
f.
21
Deyim
içinde bir şeyin doğru olduğuna dair bir şüphe olmak
get/have the feeling (that...)
f.
22
Deyim
içinde bir şeye dair bir şüphe olmak
get/have the feeling (that...)
f.
23
Deyim
(birinin aklına/içine) bir şüphe düşürmek
sow the seed of doubt (in someone's mind)
f.
24
Deyim
(birinin aklına/içine) bir şüphe düşürmek
sow a seed of doubt (in someone's mind)
f.
25
Deyim
bir şeyden kuşku/şüphe duyulmasına neden olmak
bring/call/throw something into question
f.
26
Deyim
(birinden/bir şeyden) şüphe ettirmek
call (someone or something) into question
f.
27
Deyim
(birinden/bir şeyden) şüphe/kuşku duyulmasına neden olmak
call (someone or something) into question
f.
28
Deyim
(bir şeyin) doğruluğundan şüphe ettirmek
call in question (something)
f.
29
Deyim
(biriyle/bir şeyle ilgili) şüphe uyandırmak
cast doubt (on someone or something)
f.
30
Deyim
(birinin/bir şeyin üzerine) şüphe çekmek
cast doubt (on someone or something)
f.
31
Deyim
(biriyle/bir şeyle ilgili) şüphe uyandırmak
cast doubts (on someone or something)
f.
32
Deyim
(birinin/bir şeyin üzerine) şüphe çekmek
cast doubts (on someone or something)
f.
33
Deyim
(biriyle/bir şeyle ilgili) şüphe uyandırmak
cast doubt on (someone or something)
f.
34
Deyim
(birinin/bir şeyin üzerine) şüphe çekmek
cast doubt on (someone or something)
f.
35
Deyim
(biri/bir şey) hakkındaki kararından emin olmamak/şüphe duymaya başlamak
get second thoughts (about someone or something)
f.
36
Deyim
içinde bir şüphe olmak
get/have the feeling
f.
37
Deyim
(birinden/bir şeyden) şüphe duymaya başlamak
lose (one's) faith (in something or someone)
f.
38
Deyim
en ufak bir şüphe duymadan
without a shadow of a doubt
expr.
39
Deyim
en ufak bir şüphe duymadan
without the shadow of (a) doubt
expr.
40
Deyim
en ufak bir şüphe duymadan
without a shadow of (a) doubt
expr.
Psychology
41
Psikoloji
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi
gaslighting
i.
Modern Slang
42
Modern Argo
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi
ambient abuse
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir şüphe
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy